Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, yerel seçimler için Hataylılara söylediği sözler nedeniyle Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdi. Çalışkan, Antakya’da depremzelerin kaldığı çadırların önünden yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanı’nın açıklaması son derece talihsiz bir açıklamadır. Arkamda gördüğünüz çadırlarda insanlar yaşam sürmeye devam ediyor. Böylesi bir ortamda insanların şefkate ihtiyacı var. Devletin şefkat elini görmesi gerekenlerin böyle bir tehditle karşı karşıya kalması kabul edilemez” dedi.
Erdoğan’ın önceki gün Hatay’daki aday tanıtım toplantısında, “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı” şeklindeki sözleri muhalefetin tepkisine neden oldu.
TIKLAYIN – Erdoğan’ın “Hatay” açıklaması tepkilerin odağında: Kim ne söyledi?
“Diğer illere nazaran Hatay’ın geri kalması Erdoğan’ın açıklamasını doğruluyor”
Saadet Partisi Hatay Milletvekili Çalışkan, Antakya’da hâlâ çadırda kalan depremzedelerin olduğu Nallıca Mahallesi’nden Erdoğan’ın sözlerine tepki gösterdi. Çalışkan, şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanı’nın açıklaması son derece talihsiz bir açıklamadır. Şu anda Antakya’nın Narlıca Mahallesi’ndeyim. Şu anda arkamda gördüğünüz çadırlarda insanlar yaşam sürmeye devam ediyor. Böyle bir ortamda insanların şefkate ihtiyacı var. Devletin şefkat elini görmesi gerekenlerin böyle bir tehditle karşı karşıya kalması kabul edilemez. Depremden bir yıl sonra insanlar çadırda yaşamaya devam ederken bu talihsiz açıklama kabul edilemez. Tabii depremden en büyük yarayı alan Hatay’da gerçekten yıkım ile yapım arasındaki oran mukayese edildiğinde, diğer illere nazaran Hatay geri kalmışsa bu da sanki bu açıklamayı doğruluyor. Bu açıklama aynı zamanda depremin yaralarını sarmak için canla başla çalışan gayretkar insanların da emeğine saygısızlıktır.
6 Şubat tarihini sanki yeni bir kutlama günü olarak düşünüyorlar. Oysa bugün bir acı bir feryat, bir matem günüdür. Hatay’da devletin kucaklayıcı olması beklenir. Maalesef ki bu kucaklayıcı, toparlayıcı tavrı göremedik. Depremin üzerinden bir yıl geçti hala yıkım tam tamamlanmadı. Deprem asla siyasete alet edilmemelidir.”